Rize’den Mars’a Uzanan Bir Başarı Hikâyesi: Behçet Açıkmeşe
Yazan: Hande Çendik
Düzenleyen: Esranur Maral
Özet: Eğitimine inşaat mühendisi olarak başlayıp uzay mühendisi olarak mezun olan Prof. Dr. Behçet Açıkmeşe, 2012’de NASA’nın Mars’a gönderdiği keşif aracı Curiosity’nin yüzeye inmesinde kullanılan algoritmaları yazmıştır.
Eğitim Hayatı
Babasının mesleğinden dolayı çocukluğunu Türkiye’nin çok farklı bölgelerinde geçirmiştir. İlkokulu Ordu Ünye’de bitirdikten sonra Samsun’da ortaokul ve lise eğitimini tamamlamıştır. Açıkmeşe’nin yeni rotası ODTÜ inşaat mühendisliğini kazanmasıyla Ankara olmuştur. Bölümde asistanlık yaptığı sırada birkaç arkadaşından Milli Eğitim Bakanlığının ve YÖK’ün ortaklaşa olarak öğrencileri yurt dışına göndermek üzere sınav açtığını duymuştur. O zamanlar iki yılda bir yapılan bu sınava girerek Amerika’da burs kazanmıştır. Açıkmeşe’nin Amerika yolculuğu böylece başlamıştır. Purdue Üniversitesinde makine mühendisliği alanında yüksek lisansını tamamlayıp ardından yine aynı üniversitede doktorasına başlamıştır. O yıllarda aldığı bir ders çok ilgisini çekmiş ve makine mühendisliği doktorasını yarıda bırakıp yepyeni bir alanda -uzay mühendisliğinde- doktoraya başlamıştır. Açıkmeşe’nin doktorasını yarıda bırakıp yeni bir alana geçmesine sebep olan o ders ise doğrusal sistemler teorisidir! Lineer cebir ve matematik becerilerini kullanabildiği için bu derse olan sevgisi onun NASA’nın Jet İtki Laboratuvarındaki kariyerine kapıları aralamış, burada güdüm ve kontrol sistemleri üzerine çalışmıştır.
Peki nedir bu güdüm ve kontrol sistemi?
Özetle: Bir aracın yörüngesinden ne kadar yakıt yaktığına ve ne zaman yakacağına kadar her şeyin belirlenip, ayarlanmasıdır. Bu alanda da doktorasını bitiren Açıkmeşe, NASA’nın Jet İtki Laboratuvarında yaklaşık 10 yıl çalışmıştır. Asıl adını duyurduğu çalışması ise hepimizce bilinen NASA’nın 2012 yılında Mars araştırmaları için uzaya gönderilen Curiosity görevi için yazdığı algoritmalardır.
Açıkmeşe bir uzay görevini üç bölümde özetliyor: Uzay aracının Dünya’dan yolculuğu, aracın gezegenin yüzeyine sağlam bir şekilde inmesi ve son olarak da gönderilen gezegende aracın bilimsel çalışmaları. Mars için bu görevleri tekrarlarsak; gidiş neredeyse 7-8 ay, aracın Mars’ın atmosferini geçip yüzeye sağlam bir iniş yapması 7 dakika, bilimsel araştırma ise göreve göre değişiklik gösterse de uzun yıllar sürebilir. Tüm bu aşamaları karşılaştırdığınızda her ne kadar en kısa süreni iniş olsa da kullanılan teknikler ve mühendislik açısından en zoru o 7 dakikalık süredir. Hatta öyle ki NASA’da bu 7 dakikaya “7 dakikalık terör1” denmektedir. Curiosity aracının başarılı bir şekilde iniş yapmasıyla Açıkmeşe’ye gelen iş teklifleri gecikmemiştir. O zamanlar yeni kurulmuş küçük bir şirket olan Spacex’ten de teklif alan başarılı mühendis, akademide kalmayı tercih etmiştir. Bu kararı vermesinde zamanını kendisinin yönetebileceği ve ailesinin büyük bir kısmının Türkiye’de olması önemli bir rol oynamıştır. Şu an bile Seattle’da yaşamasının sebebinin havasının ve suyunun Rize’ye benzemesi olduğunu söylemektedir.
NASA dışında Jeff Bezos’un kurucusu olduğu Blue Origin’e de katkılarını sunan Açıkmeşe’ye Türkiye’de yakın zamanda faaliyetlerine başlayan Türkiye Uzay Ajansı için fikirleri sorulduğunda, “Bir noktada Türkiye’nin uzay serüveninin başlaması gerektiğini düşünüyorum. Uzayla ilgili teknolojilerin gelişmesi her zaman heyecan verici. Biz insanlara; moral, umut ve hayal kaynağı oluyor bence.” diyor. Hiç başlamamaktansa bir yerden başlamak gerektiğini ve eğer geç kalınırsa bunun bir bedelinin olduğunu söylüyor. Hedeflere ulaşmada başarısız olunsa bile başarısızlıktan da bir şeyler öğrenebileceğimizi düşünen Açıkmeşe uzay alanında yaşanan bu gelişmelerin gençleri heyecanlandırdığını umarak kendisi de bu heyecana ortak oluyor.
1 İng. 7 minutes of terror.