Çevre Bilimleri

Bir Araştırma Dinozor Çağından Beri Timsahların Neden Bu Kadar Az Değiştiğini Açıklıyor

Çeviri: Sevde Ot
Düzenleyen: Esranur Maral

Özet: Timsahların dinozor çağından beri neden bu kadar az değiştiğinin ve dinozorları yok eden patlamadan nasıl sağ kurtulduklarının önemli bir nedeninin çok yönlü vücut yapısına sahip olmalarından kaynaklandığı düşünülüyor.

Bristol Üniversitesindeki bilim insanları tarafından yapılan yeni araştırmalar, çevresel değişim tarafından yönetilen bir “dur-başla” evrim modelinin1 timsahların dinozorlar çağından beri neden bu kadar az değiştiğini açıklayabileceğini içeriyor.

Bugünkü timsahlar, 200 milyon yıl önce Jurassic dönemindeki atalarına oldukça benziyorlar. Kertenkeleler ve kuşlar gibi o dönemden kalan çok daha az tür hâlâ yaşamakla birlikte aynı veya daha kısa sürede binlerce türden bir çeşitlilik elde etmişlerdir.

Tarih öncesi zamanlarda günümüzde göremediğimiz dinozor gibi devasa, bitki yiyici, hızlı koşanlar ve suda yaşamış serpantin (yılan benzeri) formları dâhil diğer tip timsahlar görülmüştür.

Communications Biology dergisinde henüz yayımlanan yeni araştırmada, bilim insanları timsahların “noktalı denge[2]” olarak bilinen bir evrim şeklini nasıl takip ettiklerini açıklıyor.

Timsahlar geçmişte çok daha fazla form çeşitliliğine sahipti. Örnekler arasında hızlı koşucular, kazma ve kazma formları, otoburlar ve okyanusa giden türler bulunmaktadır. (Bristol Üniversitesi)


Timsahların evrim hızı genellikle yavaştır ama bazen çevre değiştiğinden daha da hızlı evrimleşebilirler. Özellikle, bu yeni araştırma iklim değişikliğine bağlı olarak sıcaklık artışı, vücut büyüklüklerinin artması ve buna bağlı olarak evrimleşme hızlarının arttığını öne sürüyor.

Bristol Üniversitesi School of Geographical Sciences dergisinde başyazar olan Dr Max Stockdale, “Çözümlemelerimiz, evrim oranını ölçmek için algoritmayı öğrenen bir makine ile yapıldı. Evrimsel oran, fosillerin ölçümlerini karşılaştırarak ve kaç yaşında olduklarını hesaba katabileceğimiz belirli bir süre içinde meydana gelen değişim miktarıdır.” dedi ve şöyle ekledi: “Çalışmamız için önemli olan vücut boyutunu ölçtük çünkü hayvanların ne kadar hızlı büyüdükleri, ne kadar yiyeceğe ihtiyaç duydukları, nüfuslarının ne kadar fazla olduğu ve neslinin ne zaman tükeneceği ile etkileşim içerisinde.”  demiştir.

Sonuçlar, timsahların sınırlı çeşitliliğinin ve bariz evrim eksikliğinin evrim oranının düşük olmasının bir sonucu olduğunu gösterdi. Öyle görünüyor ki timsahlar bu çok etkili ve hayatta kalmak için değiştirmelerine gerek kalmayan çok yönlü bir vücut yapısını geliştirdiler.

Bu çok yönlülük timsahların dinozorları yok eden Kretase döneminin sonundaki meteor çarpmasında nasıl hayatta kaldıklarının bir açıklaması olabilir. Timsahlar genellikle sıcak ortamlarda daha iyi gelişirler çünkü vücut ısılarını kontrol edemezler ve sıcaklığa ihtiyaç duyarlar.

Dinozor çağı sırasında iklimin bugün olan iklimden daha sıcak olması belki de neden o çağda bugün gördüğümüzden daha fazla timsah çeşidinin olduğunu açıklayabilir. Güneşten enerji çekebilme, bir memeli veya kuş gibi sıcakkanlı hayvan kadar yemeye ihtiyaç duymadığı anlamına geliyor.

Dr Stockdale şöyle ekliyor: “Dünya ile onu paylaştığımız canlılar arasında ne kadar karmaşık bir ilişkinin var olduğunu görmek büyüleyici. Timsahlar, dinozorlar etrafta olduğundan beri muazzam derecede değişiklik gösteren çevrelere uyum sağlayacak kadar çok yönlü bir hayat tarzı benimsediler.”

Ekibin araştırmasının diğer adımı, tarih öncesi timsahlardan neden bazılarının yok olup bazılarının olmadığını bulmak.


[1] Evrimin kitlesel yok oluşlar veya iklim değişikliği gibi dış etkenler tarafından yönlendirildiği durumlarda görülen organizmaların elverişli bir durum bulana kadar kaldığı düşük evrim hızlı bir modeldir.

[2] Organizmaların elverişli bir durum bulacağı ve çevre onları yeni koşullara uyum sağlamaya zorlayana kadar bu durumda kalacağı anlamına gelmektedir.
Yoluyla
https://www.bristol.ac.uk/news/2021/january/crocodile-evolution.html

Gelecek Bilimde

Gelecek Bilimde, toplum ile bilim arasındaki köprü olmayı amaçlayan popüler bilim değil, bilim iletişimi platformudur.

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu