COVID-19Tıp

Köpekler COVID’i Koklayabilir mi? İşte Bilimin Söyledikleri

Yazan: Holly Else
Çeviren: Esranur Maral
Düzenleyen: Ümit Sözbilir

Özet: Köpekler, korona virüs enfeksiyonlarını dikkate değer bir doğrulukla tespit ediyor gibi görünüyor ancak araştırmacılar, yaklaşımların ölçeklendirilmesinden önce büyük ölçekli araştırmalara ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.

Her köpeğin birbirinden farklı davranışları vardır. Örneğin; Asher ayrıksıdır, Storm güneşlenmeyi, Maple ise beynini kullanmayı sever. Üçü de COVID-19 pandemisini kontrol etmede rol oynayabilirler ancak bilim insanı ya da politikacı olarak değil: onlar köpekler ve yalnız değiller.

Tıbbi Tespit Köpekleri (Kaynak: MDD/BexArts/Nigel Harper)

Köpekler, tüm dünyada COVID-19 enfeksiyonlarının kokusunu tespit etmek için eğitiliyor. Köpek eğitmenleri olağanüstü sonuçlar iddia ediyor -bazı durumlarda- köpeklerin virüsü neredeyse mükemmel bir doğrulukla tespit ettiğini söylüyorlar. Çalışmalara katılan bilim insanları, köpeklerin pandemiyi kontrol altına almada yardımcı olabileceğini öne sürüyor çünkü onlar havaalanı ya da spor merkezleri gibi yoğunluğun olduğu yerlerde saatte yüzlerce insanı tarayabiliyorlar ve RNA -amplifikasyon tekniği PCR- gibi geleneksel test yöntemlerinden daha ucuzlar.

Ancak bulguların çoğunun henüz hakem tarafından incelenmemiş ya da yayımlanmamış olması daha geniş bir bilimsel topluluğun iddiaları değerlendirmesini zorlaştırıyor. Geleneksel viral testler üzerinde çalışan araştırmacılar, köpek gruplarından gelen ilk sonuçların merak uyandırıcı ve umut vadedici olduğunu söylüyorlar. Ancak bazı kimseler, sürecin hayvanların anlamlı bir etki yaratmasına izin verecek bir seviyeye yükseltilip yükseltilemeyeceğini sorguluyor.

Hayvanlarla çalışan gruplar, 3 Kasım’da Uluslararası K9 Ekibi olarak adlandırılan çevrim içi bir toplantıda deneylerin ön sonuçlarını paylaşmak ve araştırmaları eşgüdümlü geliştirmek için bir araya geldi. Almanya’daki Hannover Veteriner Hekimliği Üniversitesinden COVID’i koklayarak algılayabilen köpekleri eğitmek ve incelemek için bir çabaya öncülük eden -etkinlikte konuşmayan- veteriner nörolog Holger Volk, “Kimse onların PCR makinelerinin yerini alabileceğini söylemiyor ancak yine de bu köpekler çok umut verici olabilir.” diyor.

Merak Duygusu

İnsanlar, on yıllardır köpeklerin üstün koku alma duyusundan yararlandılar. İnsanların burunlarındaki 5 veya 6 milyona yakın koku almacına (reseptörü) karşın bu sayı köpeklerde 300 milyon civarındadır. Durum böyle olunca, insanların algılayamayacağı küçük koku konsantrasyonlarını algılayabilir. Ateşli silahları, patlayıcıları ve uyuşturucuları tespit eden havaalanlarındaki iz takip köpekleri zaten tanıdık bir manzara. Bilim insanları, aynı zamanda köpekleri bazı kanser türlerini ve sıtmayı tespit etmek için eğitti ancak hayvanlar düzenli olarak bu amaçla kullanılmıyor. Araştırmacılar, köpeklerin neyi kokladığını kesin olarak bilmiyorlar ancak çoğu, bu hastalıkların insan vücudunun farklı bir uçucu organik bileşik (VOC) örüntüsü bırakmasına neden olduğundan şüpheleniyor. Bu moleküller, köpeklerin alabileceği bir koku oluşturmak için kolayca buharlaşır. Korona virüsten bağımsız olarak virüslerle yapılan önceki çalışmalar, viral enfeksiyonların da vücudun bunu yapmasına neden olabileceğini öne sürdü.

Pek çok av köpeği eğiticisi, pandeminin başlarında dikkatlerini COVID-19’a çevirdi. Köpeklerini steril kaplardaki çoğunlukla ter içeren örnekleri koklamak ve enfeksiyon belirtilerini tespit ettiklerinde yere oturmak ya da pati atmak şeklinde eğittiler. 

Birleşik Arap Emirlikleri, Finlandiya ve Lübnan’daki havaalanlarında yapılan denemelerde, yolculardan alınan ter örneklerinde COVID-19’u tespit etmek için köpekler kullanılıyor ve bunlar daha sonra geleneksel testlere göre kontrol ediliyor. K9 toplantısında sunulan verilere göre Finlandiya ve Lübnan’daki köpekler, geleneksel testlerin virüsü tespit etmesinden günler önce vakaları tespit etti ve bu da belirtiler (semptomlar) başlamadan enfeksiyonu tespit edebileceklerini gösteriyor.               

Beyrut’taki Saint Joseph Üniversitesinde cerrah ve araştırmacı olan Riad Sarkis, 18 köpeği eğiten bir Fransız-Lübnan projesinde yer alıyor. Sarkis, Lübnan’daki havaalanı denemesinde en iyi iki köpeği kullandı. Köpekler 1.680 yolcuyu taradı ve PCR testleri ile onaylanan 158 COVID-19 vakasını buldu.

Köpekler, yayımlanmamış sonuçlara göre negatif sonuçları %100, pozitif vakaların ise %92’sini doğrulukla tespit ettiler. Okullarda, bankalarda ve hapishanelerde köpekleri kullanma konusunda bir yaklaşımı olan ve hayvanları kullanarak COVID-19 testi yapmak için bir alışveriş merkezi ile çalışan Sarkis, “Bu çok doğru, uygulanabilir, ucuz ve tekrarlanabilir.” diyor.

İsviçre’deki Cenevre Üniversitesinde virolog olan Isabella Eckerle, sınırlı laboratuvar alanına sahip olan düşük gelirli ülkelerin bu yaklaşımdan özellikle faydalanabileceğini söylüyor.

Örnek Ölçümler

Köpeklerin COVID-19’u koklayarak algılayabilme konusundaki etkinliği üzerine -bunu pilot çalışma olarak tanımlayan- Volk’un grubu tarafından yayımlanmış sadece bir adet makale vardır.         

Araştırmacılar, COVID-19 sebebiyle hastanede yatan 7 kişinin ve hastalık bulaşmamış 7 kişinin ağzından ve soluk borusundan alınan örneklerle 8 köpeği eğitti. Köpekler, negatif vakaların %96’sını, pozitif olanlarınsa %83’ünü tespit etti.

Standart PCR laboratuvar testinin yanlış pozitif ve negatif oranları, kullanılan testin markasına ve testin zamanlamasına bağlı olarak değişir.

MedRxiv’de ön baskı olarak yayımlanan sistematik bir derleme, aynı örneğin tekrar tekrar test edildiğinde RT-PCR testlerinin yanlış negatif oranının %2-33 olduğunu buldu. Devlet belgelerine göre İngiltere’nin PCR testlerinin sonuçları %4’üne kadarı yanlış pozitif olabilir.

Eleştirmenler, Alman çoban köpekleriyle yapılan çalışmada çok az hastadan örnek kullanıldığını söylüyor. Philadelphia’daki Pennsylvania Üniversitesinde bulunan Penn Vet Working Dog Center‘ı yöneten ve aynı zamanda COVID-19 arama köpekleri ile çalışan Cynthia Otto, köpeklerin COVID-19 yerine örneklerin belirli kokusunu tanımlamayı öğreniyor olabileceklerini söylüyor.

Cynthia Otto, yayımlanmayan çalışmasında köpeklerin COVID-19’lu olan ve olmayan insanlardan alınan idrar ve ter örneklerinin arasındaki farkı söyleyebileceğini buldu. Köpeklerin hangi VOC’leri topladığını anlamak için kimyagerlerle çalışıyor: bunu açıklayan bir makale inceleniyor. “Köpekler bunu yapabilir. Buradaki zorluk, köpeklerin kafasını neyin karıştırabileceği konusunda biz insanların sahip olduğu bilgisizliktir.” diyor ve onun ekibi, büyük bir veri seti toplamak çabasıyla, COVID-19’lu negatif ve pozitifli kişiler tarafından bir gece giyilen 1.000 giysiden ter örnekleri topluyor.

Fransa’da bir grup, Paris yakınındaki Alfort Ulusal Veteriner Okulundaki veteriner bilim insanı olan Dominique Grandjean liderliğinde, baskı öncesi çalışmalarını haziran ayında bioRxiv’de yayımladı. Sarkis’in de dâhil olduğu araştırmacılar, yaklaşık yarısı hastalığı olan insanlardan gelen 198 ter örneğinde COVID-19’u tespit etmeleri için 8 köpeği eğittiler. Bunlar bir dizi negatif örnekte saklandığında, köpekler pozitif örnekleri %83-100 oranında tespit etti. Makale, köpeklerin negatif test sonuçlarını ne kadar iyi belirlediğini söylemiyor. Araştırma, şu anda bir dergide inceleniyor ancak Grandjean sürecin kolay olmadığını söylüyor.

Ayrıca, “Tespit köpekleri hakkında makaleler yayımlamak çok zordur çünkü çoğu hakem köpeklerin çalışması hakkında hiçbir şey bilmiyor.” diyor.

Berkeley’deki Kaliforniya Üniversitesinde COVID-19 testleri üzerinde çalışan gen düzenleme bilimcisi Fyodor Urnov, bu çalışmadaki verilerin umut verici göründüğünü söylüyor. Ancak kendisi yine de,  köpeklerin negatif ve pozitif örnekleri ne kadar iyi belirlediğine dair daha büyük veri setleri görmek istiyor. Ayrıca köpeklerin bireysel olarak ne kadar iyi performans gösterdiklerine dair farklılıklar olduğunu belirtiyor. Örneğin Grandjean’in çalışmasında, 2 köpek 68 pozitif örnekten 68’ini tespit etmesine karşın biri 57 vakanın 10’unu kaçırdı.          

Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulunda Storm, Maple ve Asher gibi köpeklerin de dâhil olduğu COVID-19 köpeklerini eğiten ve inceleyen bir bulaşıcı hastalık araştırmacısı olan James Logan, daha geniş bir bilimsel topluluğun köpeklerin ne kadar yararlı olabileceğini değerlendirebilmesinden önce grubun örnek boyutlarını artırmaları gerektiğini kabul ediyor. “Büyük iddialarla ve küçük veri setleriyle çok erken çıkmamak önemli.” diye ekliyor.   

Yoluyla
https://www.nature.com/articles/d41586-020-03149-9
Referanslar
https://www.lshtm.ac.uk/research/centres-projects-groups/using-dogs-to-detect-covid-19#meet-the-dogs

Esranur Maral

Araştırmacı ve hayvansever. Aynı zamanda idealist bir hukukçu olma yolunda.

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu